Küresel yatırımcılar enflasyon verilerinin ve gümrük tarifeleri diplomasisinin gündemde olduğu bir haftaya giriyor. MarketWatch’un haberine göre göre, bu hafta enflasyon verilerinden çok ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük tarifesi planlarına ilişkin gelişmeler belirleyici olacak.
Habere göre Westwood’un servet yönetimi, alternatif yatırımlar ve çok varlıklı portföylerden sorumlu yatırım direktörü Adrian Helfert, geçen hafta gerçekleşen ABD Merkez Bankası (FED) toplantısına dikkat çekti. Helfert, “Piyasa şu anda tarifelere ilişkin gelişmelere daha fazla odaklanmış durumda. Belki de FED toplantısından bile daha fazla” dedi.
Powell’ın mesajı: Bekle ve gör
ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell, çarşamba günü düzenlediği basın toplantısında, ekonomide süregelen belirsizliklere işaret etmişti. FED yönetimi politika faizlerini piyasa beklentileriyle paralel biçimde sabit tutmuştu.
FED yönetimi, para politikası açısından temel iki hedefi olan enflasyon ve işsizlikle ilgili artan riskleri değerlendiriyor. Enflasyondaki artış, sıkı para politikasının devamını gerektirirken, zayıf büyüme ise para politikasında gevşeme yönünde adımlar atılmasını zorunlu kılabilir. Powell, FED yönetiminin aceleci davranmadığını vurgulayarak, yaklaşık 45 dakikalık toplantıda “bekle ve gör” ifadesini 12 kez kullandı.
Sürpriz veriler piyasayı etkileyebilir
Yine de salı günü açıklanacak nisan ayı tüketici fiyat endeksi gibi sürpriz enflasyon verileri piyasaları etkileyebilir. Mart ayında tüketici fiyatları 2020’den bu yana ilk kez düşmüş olsa da Trump yönetiminin yüksek tarifeleri devam ettirdiği sürece ABD’de enflasyon riskinin de süreceği değerlendiriliyor.
Ancak BMO Capital Markets faiz stratejistleri Ian Lyngen ve Vail Hartman, çekirdek enflasyonun istikrarlı bir şekilde düşmesinin, tarifelerin tüketici fiyatlarında büyük bir sıçramaya yol açması beklentisini sınırladığını belirtti.
Belirsizlik bilanço tahminlerini etkiliyor
Bazı yatırımcılar, ticaret görüşmelerinde ilerleme kaydedilmesi ya da Trump yönetiminin tarifelerde yeni tavizler vermesinin bile olası bir resesyon endişesini ortadan kaldırmaya yetmeyebileceğini düşünüyor. Yatırımcılar şirketlerin geleceğe yönelik belirsizlik nedeniyle bilanço tahmini yayınlamamasına işaret ediyor.
New Orleans merkezli yatırım danışmanlığı firması Villere’nin ortaklarından ve portföy yöneticilerinden George Young konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Genelde iyimserizdir ama şu an için kafamızı kuma gömmeyi ve bir miktar nakde geçmeyi tercih ediyoruz” dedi.
Trump’ın tarifelerine piyasalar sert tepki veriyor
Şubat ayında S&P 500 Endeksi, Trump’ın tarife açıklamalarına rağmen zirveye yaklaşmıştı. Young, o dönemde fiyat hareketlerinin, yatırımcıların tarifelere karşı duyarsızlaşmasının garanti olmadığını söylemişti.
Gerçekten de Trump, ‘Kurtuluş Günü’ olarak ilan ettiği 2 Nisan’da piyasalar kapandıktan sonra çoğu ticaret ortağına karşı %10’luk evrensel tarife açıklamıştı. Ardındansa piyasalar sert bir biçimde düşmüştü. S&P 500, 19 Şubat’taki zirvesinden 8 Nisan’a kadar %18,9 geriledi.
Anlaşma sinyalleri toparlanma yarattı
Trump’ın bazı tarifeleri ertelemesi ve Çin ithalatına yönelik %145’lik tarifenin düşürüleceğine yönelik sinyaller vermesiyle birlikte hisse senetleri tekrar toparlandı. S&P 500 nisan ayı sonunda düzeltme bölgesinden çıktı ve cuma kapanışı itibarıyla zirvesinin yalnızca %7,9 altında kapandı.
Ancak Young, tehlikenin tamamen geçtiğini düşünmüyor. Son haftalarda kısmen hisse senetlerine geri döndüklerini belirten Young, ticaret savaşının etkileri netleşmeden temkinli duruşlarını korumalarının mantıklı olduğunu söyledi.
Yatırımcılar neden temkinli?
Ayrıca, para piyasası fonlarından %4, 10 yıllık şirket tahvillerinden ise %5 getiri elde edilebildiğine dikkat çeken Young, hisse senetlerinin getirisinin ise dalgalı ve ortalama %8–9 seviyesinde olduğuna işaret etti.
“Bu ortamda beklemek için de bir kazanç elde ediyorsunuz,” diyen Young, piyasaların nisan diplerini tekrar test etme ihtimalinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. “Bu süreçte düşük profilli kalmak kötü bir fikir değil.”
Geçtiğimiz hafta S&P 500 Endeksi %0,5 düşerken, Dow Jones Sanayi Endeksi %0,2 ve Nasdaq Bileşik Endeksi ise %0,3 geriledi.
Tarifelerin amacı değişiyor mu?
Westwood’dan Helfert, tarifelere dair kafa karışıklığının bir miktar dağılmaya başladığını savundu. Trump 2 Nisan’da tarife planını açıklamada tarifelerin vergi indirimlerini finanse etmek ve bütçe açığını azaltmak amacıyla yılda 500–600 milyar dolar gelir elde etme hedefiyle başlatıldığını söylemişti. Tarifelerle aynı zamanda diğer ülkelerle ticaret dengesinin sağlanması hedefleniyordu.
Helfert, bu hedeflerin birbiriyle çeliştiğini belirtti. Ancak borsa uzmanı şimdilerde tarifelerin esas amacının belirli sektörlerde ekonomik güvenliği sağlamak olduğunun netleştiğini ifade ediyor. Bu durumun piyasadaki toparlanmanın devam etmesi için alan oluşturduğunu belirten Helfert, doğru sektörlere yatırım yapılmasının önemli olduğunu vurguladı.
Yeni dönemin kazananları kim olacak?
Borsa uzmanına göre bu sektörler ilaç, gıda, enerji, çip ve nadir toprak elementleri. Helfert, “Bu açıdan bakıldığında söz konusu tarifeler, ekonominin yapısında köklü bir değişim değil; bu alanlarda yerli üretim kapasitesi oluşturma ihtiyacından doğuyor” ifadelerine yer verdi. Borsa uzmanına göre bu durum, borsada yükseliş potansiyelinin devam ettiğini ancak yatırımcıların doğru sektör ve şirketleri seçmesi gerektiğini gösteriyor.
Enerji sektörünü örnek veren Helfert, Amerikan hükümetinin artan petrol üretimi ve düşük fiyat hedefinin, petrol arama-üretim şirketleri ile petrol sahası hizmetleri gibi sermaye harcamasına dayalı firmaları zorladığını söyledi. Ancak boru hattı ve lojistik altyapı sağlayıcılarının fayda sağladığını da sözlerine ekledi.
Trump piyasaları yakından izliyor
Ayrıca Helfert, Trump’ın borsa hareketlerine dikkat ettiğini ve bu nedenle piyasayı baskılayan adımları sürdürmeye daha az istekli olabileceğini düşünüyor.
Gerçekten de Trump, perşembe günü yaptığı açıklamada İngiltere ile ticaret anlaşmasına dikkat çekerek ve Çin ile hafta sonu yapılacak görüşmelerden övgüyle bahsederek, yatırımcılara “hisse alın” çağrısında bulunmuştu.