Yıllardır otomobil pazarına hâkim olan benzinli araçlar, yerlerini hızla elektrikli ve hibrit modellere bırakıyor. Satış verileri, Türkiye’nin mobilite geleceğinde yeni bir dönemin başladığını açıkça ortaya koyuyor.
Dünya genelinde değişen otomotiv trendleri, Türkiye’de de etkisini hissettiriyor. Yıllardır pazarda güçlü bir konumda olan benzinli araçlar, yerlerini hızla elektrikli ve hibrit modellere bırakmaya başladı.
Bir zamanlar tartışmasız lider olan benzinli otomobiller, artık tahtlarını elektrikli alternatiflere devretmenin eşiğinde. 2025’in ilk çeyreğinde satılan tam elektrikli ve hibrit araç sayısı, benzinli modellere ciddi şekilde yaklaştı.
Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği’nin (ODMD) verilerine göre, yılın ilk üç ayında Türkiye’de 93.478 adet tam elektrikli ve hibrit araç satıldı. Aynı dönemde benzinli araç satışları ise 111.053 adette kaldı. Elektrikli ve hibrit modeller satışlarını yüzde 90 artırırken, benzinli araç satışlarında yüzde 29’luk bir düşüş yaşandı.
Geçmiş yıllarla karşılaştırıldığında dönüşüm daha da net görünüyor. 2024’ün aynı döneminde hibrit ve elektrikli araçlar 49.687 adet satılırken, benzinli otomobiller 156.396 adete ulaşmıştı. 2023’te ise bu sayılar sırasıyla 23.544 ve 117.650 idi. Değişimin hızı göz kamaştırıyor.
Toplam otomobil satışları ise düşüşte. 2025’in ocak-mart döneminde toplam otomobil satışları yüzde 4,1 azalarak 223.793 adede gerilerken, hafif ticari araç satışları yüzde 15,5 azaldı ve 52.491’e düştü. Ancak tüm bu daralmaya rağmen, elektrikli araç pazarında büyüme devam ediyor. Yalnızca ilk çeyrekte 29.594 adet tam elektrikli araç satıldı. Bu da geçen yıla göre yüzde 79’luk bir artış anlamına geliyor. Elektrikli araçların toplam satışlardaki payı da yüzde 13,2’ye çıkarak, geçen yılki yüzde 7,1’lik oranın neredeyse iki katına ulaştı.
“Sektör, tarihinin en büyük dönüşümünü yaşıyor”
BYD Türkiye Genel Müdürü İsmail Ergun’a göre otomotiv sektörü, şimdiye kadarki en köklü değişimlerden birine sahne oluyor. Ergun, bu dönüşümün merkezinde elektrikli araç teknolojilerinin yer aldığını belirterek şu sözleri kaydetti:
“Elektrifikasyon yalnızca araçları değil, üretim süreçlerinden altyapıya kadar tüm ekosistemi baştan tanımlıyor. Küresel elektrikli araç pazarı 2016’dan bu yana 17 kat büyüyerek 2023’te 14 milyona ulaştı, 2024 sonunda ise 17,1 milyon olması bekleniyor. 2025’in ilk çeyreğinde dünya genelinde yaklaşık 3,9 milyon elektrikli araç satıldı. IEA’nın (Uluslararası Enerji Ajansı) verilerine göre 2030’da Çin’deki her üç araçtan biri, Avrupa ve ABD’deki her beş araçtan biri elektrikli olacak.”
Ergun ayrıca Türkiye’nin de bu dönüşümde hızla yerini aldığını belirtti. 2022’ye kadar yüzde 1 bile pay alamayan elektrikli araçlar, 2024’te pazarın yüzde 10’unu oluşturdu. 2025’in ilk çeyreğinde ise 30 bine yakın satışla yüzde 13’lük bir pazar payına ulaşıldı. Ergun, bu büyümede Türk tüketicisinin teknolojiye açıklığı ve yeniliklere olan ilgisinin önemli rol oynadığını vurguladı. Yıl sonunda elektrikli araçların pazar payının yüzde 18’e ulaşması bekleniyor.
Ergun’a göre, şarj edilebilir hibrit araçlar da Türkiye’de dikkat çekici bir yükseliş trendi içinde. 2023’te 2.500 adet civarında olan satışlar, 2024’te 10.000’e ulaştı. 2025’in ilk üç ayında ise 9.400 satışla bu rakam neredeyse şimdiden aşıldı. Ergun, yeni modellerin piyasaya sürülmesiyle birlikte bu segmentin de önemli bir oyuncuya dönüşeceğini söylüyor.
“Elektrikli araçlar, ekosisteme yeni oyuncular kazandırıyor”
Hyundai Motor Türkiye Genel Müdürü Murat Berkel de dünya genelinde elektrikli araçlara olan ilginin artmaya devam ettiğini ifade etti. 2025’in ilk çeyreğinde dünya genelinde 3,5 milyon elektrikli araç satıldı, bunların 2 milyondan fazlası Çin’de gerçekleşti. 2025 yılı sonunda ise bu rakamın 20 milyonu aşması öngörülüyor.
Türkiye özelinde, yılın ilk çeyreğinde yaklaşık 30 bin adet tam elektrikli araç satışı gerçekleşti ve pazar payı yüzde 13’ü geçti. Hyundai’nin bu dönemde 1.228 adet tam elektrikli model sattığını belirten Berkel, şirketin elektrikli araç pazarındaki payının yüzde 8,2’ye ulaştığını söyledi.
Hyundai, 2026’dan itibaren İzmit’teki fabrikasında tamamen elektrikli bir modelin üretimine başlayacak. Bu adım, hem istihdamı hem de yan sanayi çeşitliliğini artıracak. Berkel ayrıca elektrikli araçların yaygınlaşmasının, teknoloji şirketlerini sektöre daha fazla yakınlaştıracağını, yetkili servislerde kalifiye eleman ihtiyacını artıracağını ve eğitim sektöründe yeni fırsatlar yaratacağını belirtti.